prometheus - 9. Apr, 23:05
İki insanın yaşamlarını birleştirmesine neden 'evlenmek' demişiz?
Evlenmek, çünkü, evin anahtarının iki olması... Anahtar, evin iki sahibi olduğunun simgesi... Evlenmenin simgesi... Yani alyanstan çok daha anlamlı aslında.
Anahtarı verdiniz mi, 'evli'siniz demektir. Belediye Başkanı onasın, onamasın.
"Her eve gelişimde kapıyı anahtarla açmaktan yoruldum," demiştim. "Ne güzeldir zili çalmak ve size birinin kapıyı açması..."
Bunu sağlamak için anahtarı bir başkasına vermeniz gerekir. Ki gelsin sizden önce eve. Evi ısıtsın. Sımsıcak yapsın. Yuva yapsın. Kapıyı çaldığınızda koşsun, kucaklasın kapıda sizi.
Mutluluk tariflerinden biri bu mu acaba?...
Hincal Uluc (Kapiyi anahtarla acmak kitabindan)
zehni - 9. Apr, 14:14
İş kazası, trafik kazası gibi çok görülmeye başlandı günümüzde aşk kazası!
Canım sıkılınca bir sigara yakıyorum. İçince öksürüyorum, öksürünce tükürüyorum, tükürünce damağım kuruyor, hemen şarap içiyorum, fakat bütün bunların bende bir alışkanlık yapmasından korkuyorum.
Bu düşünce bende efkar yapıyor, hemen bir sigara yakıyorum, her efkarlandığımda sigara yakmanın bende bir alışkanlık olmasından korkuyorum. Ben canım sıkılınca sigara içiyorum ve yıllardır çok acayip sıkılıyor canım.
Aptalların en akıllı tarafı, onlar hiç vakit kaybetmez, başkalarının vakit kaybetmesini sağlar ve bu konuda harıl harıl çalışırlar!
Hiç kitap okumayan birinin, hayatının sonunda kitap sayfası olan ağaçtan ne farkı var, kımıldayan canlı olarak?
Siz siz olun, sinirinize mukayyet olun, sinirinizin kıymetini bilin. Sinirsizlik çok tehlikeli bir boyut.
Gençliğimde gıcık olduğum amcalardanlaşmakta mıyım?
Essegin fikri kitabindan alinti (Ferhan Sensoy)
zehni - 9. Apr, 14:07
"İlk akla gelen, Güney Afrika'daki faşizme karşı tutunduğu
yumuşak tavır.
Şili'nin faşist diktatörü Pinochet ve eşini örnek bir Hristiyan çift olarak ilan etti. On binlerce kişiyi katletttiklerini bilmesine rağmen.
"Nihayetinde, Pinochet'nin adalet önüne çıkarılması gündeme geldiğinde, Papa serbest bırakılmasını talep etti.
"Yarattığı ikinci skandal AIDS ile ilgiliydi. Katolik Kilisesi'ne, kondomun AIDS'ten korunmada etkisiz olduğu yalanını yaymasını emretti.
"Yaydığı bu mesaj neticesinde, Afrika'daki cahil köylüler, kendisi gibi yavaş ve acılı bir şekilde öldü. Tek fark, Papa azizlik mertebesine yükselirken, onlar günahkar olarak anılacaklardı.
"Papa'nın suç listesi burada bitmiyor. O aynı zamanda, çocuklara yönelik kitlesel tecavüzden sorumlu bir kilisenin başındaydı. Defalaraca uyarılmasına rağmen hiçbir şey yapmadı.
"Dolayısıyla bugün bir batıl inanç tacirinin değil, onun yüzünden bugün hayatta olmayan on binlerce insanın yasını tutmalıyız."
(BBC'den)
prometheus - 8. Apr, 23:04
Kaybederken kazanmayı şiirden öğrendim
Öyle bir harp meydanına döndü ki ömrüm
Mağlup bir şah iken gâlip bir nefer-i merkûm
Yürüyorum sılaya, uyağımda ölüm.
Can YÜCEL
zehni - 7. Apr, 23:08
Cuma günü Washington'da Mısır'ın önde gelen demokrasi ve insan hakları savunucusu Prof. Sadedin İbrahim bir konferans verdi ve neden Hüsnü Mübarek'in karşısına cumhurbaşkanı adayı olarak çıktığını anlattı. İlk soru solcu bir Amerikalı gazeteciden geldi: "Sizin yaptıklarınız neo-conların (yeni muhafazakârlar) politikalarıyla örtüşmüyor mu?" ABD'nin Irak'ı işgaline hep karşı çıkmış olan Prof. İbrahim'in cevabı epey öfkeliydi: "Ne yani neo-conlar istiyor diye demokrasi talebinden vaz mı geçeyim!"
Bu sahne aklıma ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman'la tek karşılaşmamı getirdi. Kendisine "Sizin yüzünüzden İslam dünyasında demokrasi isteyemez olduk" demiş, onun "Neden?" sorusuna da "Çünkü siz de demokrasi istiyorsunuz" cevabını vermiştim.
Edelman da bana "Galiba siz Amerikan karşıtısınız" demişti.
Rusen Cakir (sabah )
Veba ile kolera arasındaki İslam dünyası.adli yazidan alinti (06/04/2005)
zehni - 6. Apr, 11:56
Kitap okuyan herkes, İngilizlerin keskin zekâlı dedektifi Sherlock Holmes'u bilir. Yardımcısı Dr. Watson da pek yabancımız değildir
İşte bu ikili, bir gece çadırda gecelemek zorunda kalmışlar.
İzini sürdükleri soruşturmayla ilgili bir zorunlulukmuş bu.
Gecenin bir vakti Sherlock Holmes uyanmış ve yanında yatmakta olan yardımcısına demiş ki:
"Azizim Watson, başının üstünde ne görüyorsun?"
Watson başlamış anlatmaya.
"Astronomik açıdan çok ilginç bir gece. Başımızın üstündeki yıldızlar pırıl pırıl.
Meteorolojik açıdan da çok güzel. Hava ılık. Nem çok az.
Estetik açıdan ise olağanüstü. Çok güzel bir bahar gecesi."
Sherlock Holmes daha fazla dayanamamış:
"Salak!" demiş "Üstümüzdeki çadırı çalmışlar, görmüyor musun?"
zehni - 6. Apr, 11:49